Afrika ülkeleri, son yıllarda daha fazla sanayileşse de sanayi gelirlerinin toplam gelirdeki payında düşüş kaydedildi.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından 20 Kasım “Afrika’nın Sanayileşmesi Günü” olarak kabul ediliyor.
Afrika Kalkınma Bankasının (AfDB) hazırladığı “Afrika Sanayileşme Endeksi” raporuna göre, son 10 yılda 37 Afrika ülkesi daha fazla sanayileşme sağlasa da kıtada birkaç ülke hariç sanayinin gayrisafi yurt içi hasıladaki payı geriye gitti.
Üretimin zayıf olmasından ötürü küresel tedarik zincirinin dışında kalan Afrika kıtası, 1980’de küresel ihtiyacın yüzde 1,9’unu karşılarken, bu oran 2010’da yüzde 1,5’e kadar düştü. Son yıllarda bu rakam tekrar artış göstererek yüzde 2’ye çıkarken, Afrika’nın küresel gelirden aldığı pay ise yüzde 3 oldu.
Sahra Altı Afrika’da imalat sanayisi 1995’te toplam gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 17’sini oluştururken, 2022’de yüzde 11’e geriledi. Kuzey Afrika’da da benzer bir düşüş görüldü.
Sanayileşmenin toplam gelirdeki orana kıyasla düşmesine paralel olarak kıta ülkelerinde hizmet sektörü gelirinde büyük artış görüldü.
Sahip olduğu yer altı zenginliklerine ve nüfusuna rağmen yeterli sanayi gücüne erişemeyen kıta, bu alanda yatırım yapmak isteyenler için büyük fırsatları ve bazı riskleri de içinde barındırıyor.
Sanayileşmede Güney Afrika, Fas ve Mısır önde
Sanayileşme endeksinin en üst sırasında Güney Afrika, Fas, Mısır, Tunus, Morityus, Esvatini ve Senegal gibi ülkeler gelirken, en son sıralarda ise Eritre, Orta Afrika Cumhuriyeti, Sierra Leone, Gine Bissau, Burundi ve Gambiya yer alıyor.
Raporda, önceki yıllara kıyasla hızla yukarı çıkan ülkeler Benin, Mozambik, Senegal, Etiyopya, Gine, Ruanda, Tanzanya, Gana ve Uganda olarak sıralandı.
Sanayi alanında şu anda kıta ülkelerindeki üretimin yüzde 80’i iç pazarda tüketiliyor ya da başka bir Afrika ülkesine ihraç ediliyor.
Etiyopya’nın organize sanayi bölgeleri başarılı oldu
Gelirlerin çeşitlenmesi ve sanayi kalkınmasını desteklemek için son yıllarda çok sayıda adım atılsa da üretim sektörlerinde hızlı ilerleme kaydeden ülkeler Cezayir, Botsvana, Gabon, Morityus, Namibya ve Güney Afrika oldu.
Etiyopya, Ruanda ve Fas gibi ülkeler ise organize sanayi bölgeleri ve özel ekonomik bölgelerle yatırım çekmeyi ve sanayiyi güçlendirmeyi başardı.
Kurulan sanayi parklarından oldukça fazla verim alan ülkelerin başında üretimini 2010-2019 yıllarında 4 kat artırarak 5 milyar dolara çıkaran Etiyopya oldu.
Etiyopya’nın sanayi bölgeleri, gümrük imtiyazlarından ötürü ABD ve Avrupa ülkelerine ihracat yapmak isteyen çok sayıda Çin ve Türk firmasınca tercih ediliyor.
Fırsatlar da var, riskler de
Öte yandan, Afrika, önceki yıllara kıyasla halihazırda sanayi yatırımları için pek çok alanda daha iyi fırsatlar sunuyor.
Çok sayıda ülkede görülen siyasi istikrar, çalışan nüfusun genç olması ve her geçen yıl daha entegre bir yapıya sahip olması sanayi yatırımlarının avantajlarını artırıyor.
Buna karşın risklerin başında yetersiz altyapı, kalifiye iş gücü, mali zorluklar ve güvenlik sorunları geliyor.
Afrika sanayileşme için yeterli ham maddeye sahip
Bol miktarda doğal kaynaklara, petrol, doğal gaz, madenler ve metallere sahip Afrika, elektrikli araçlar ve teknolojik cihazlar için önemli olan ve dünyada nadir bulunan kobalt, koltan, lityum ve nikel yataklarına ev sahipliği yapıyor.
Elektrikli araç pazar büyüklüğü 2030’da 7 trilyon dolar, 2050’de ise 46 trilyon dolar olarak hedefleniyor.
Sanayileşme adımları kapsamında lityum-iyon pil tesislerini Afrika’da kurmak kıtanın sanayileşmesine katkı sağlayacağı gibi, dünyanın diğer bölgelerinden çok daha ucuza mal olacağı belirtiliyor.
Afrikalı liderlerden “daha hızlı sanayileşme” çağrısı
Nijer’in başkenti Niamey’de geçen yıl Afrika Birliği (AfB) Zirvesi’nde bir araya gelen Afrikalı liderler, kıta için daha hızlı sanayileşme konusunda mutabakata vardı.
Zirve sonrası yapılan ortak açıklamada, genç nüfusun sanayileşmenin geleceği için önemli olduğuna işaret edilerek sanayileşme için ayrıca enerji ve altyapı alanlarında da yatırım yapılması gerektiği kaydedildi.
Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame, zirvede yaptığı konuşmada, Afrika’da sanayileşmenin “2063 Ajandası”nda belirlenen hedefler için yeterince hızlı olmadığına dikkati çekerek “Ulusal bütçelerimizi sanayi politikasına daha fazla yatırım yapmak için kullanmalı ve enerji ile altyapı kapasitemizi önemli ölçüde artırmalıyız.” dedi.
Sanayileşme için atılan bölgesel ve küresel adımlar
Afrika ülkeleri, sanayileşme için gerek bölgesel gerek küresel birçok adım atıyor.
Afrika ülkelerinin gelecekte gümrüksüz ticaret yapabilmesini sağlamayı amaçlayan Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Anlaşması (AfCFTA) ile BRICS gibi ittifaklar, Afrika’da sanayileşmenin önünü açmak için atılan adımlar arasında geliyor.
Kenya’nın başkenti Nairobi’de çok sayıda liderin katılımıyla temmuz ayında düzenlenen AfB Yıl Ortası Koordinasyon Toplantısı’nda konuşan Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Musa Faki Muhammed, Afrika’nın dünyadaki ekonomik gelişmelerden olumsuz etkilendiğini hatırlatarak AfCFTA anlaşmasının uygulamaya geçirilmesi ve sürecin hızlandırılması çağrısı yaptı.
AfCFTA, 1,3 milyar nüfus ve 3,4 milyar dolarlık gayrisafi yurt içi hasılayla dünyanın en büyük serbest ticaret bölgesi olmasına rağmen Afrika ülkeleri arasındaki ticaretin toplam ticarete oranı sadece yüzde 15 ila 18 dolayında bulunuyor.
Güney Afrika Cumhuriyeti’nin ev sahipliğinde ağustos ayında “BRICS ve Afrika: Karşılıklı Hızlandırılmış Büyüme, Sürdürülebilir Kalkınma ve Kapsayıcı Çok Taraflılık İçin Ortaklık” temasıyla düzenlenen 15. BRICS Zirvesi’nde de Afrika’nın sanayileşmesine yönelik adımlar atıldı.
Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika Cumhuriyeti’nden oluşan BRICS ülkeler grubu, dünya nüfusunun yüzde 40’ından, küresel hasılanın da yüzde 30’undan fazlasına sahip güçlü bir platform olarak öne çıkıyor.
Sanayileşme, büyüme için kritik önemde
Sanayi sektöründe kıtada madencilik, teknoloji, tarım ürünleri ve tekstil gibi sektörler öne çıkıyor.
Afrika’da sanayileşme örneklerine Nijerya’da çimento, Ruanda’da tekstil, Kenya’da teknoloji ve Ruanda’da tarımsal sanayi alanında adımlar örnek gösteriliyor.
Afrika ülkelerinde sanayileşme, sürdürülebilir ve kapsayıcı ekonomik büyümenin yanı sıra istihdam oluşturulmasında kritik öneme sahip bulunuyor.
Afrika ülkelerini yüksek büyüme oranlarına ulaşmaya, ekonomilerini çeşitlendirmeye ve dış şoklara maruz kalmalarını azaltmaya teşvik edebilecek sanayileşme adımlarıyla yoksulluk da ortadan kaldırılabilir.
Bu amaçla “2016-2025 Strateji Planı”nı yürürlüğe koyan Afrika Kalkınma Bankası (AfDB), sanayileşmeye destek vermek için hükümetlere mali ve teknik destek sağlıyor.
Öte yandan, AfDB, sanayileşme alanındaki stratejik projelere yeni ve ilave finansman sağlamayı amaçlıyor.